Ahh nerde o eski Ramazanlar !Ne çok duyuluyor değil mi? Peki kimden duyuyoruz bu hayıflanmayı ?Ramazan için hiçbir hazırlık yapmayanlardan. Ramazan geldiği için bir coşku bir sevinç içinde olmayanlardan. Şöyle bir düşünüyorum, insan yapmadığını yapamadığını özlemle anıyor, bugün evinden çıkamayan bir ihtiyar ah gençlik ah diyebilir, ya da işten güçten öğrencilik günlerinde ki boş vakitlerini arayan biri ah öğrencilik günleri diyebilir, ya da çoluk çocuk telaşından kendine zaman ayıramayan bir anne ahh bekarlık günlerim diyebilir. Ah nerde o eski Ramazanlar diyenler de kanaatimce böyle bir hayıflanma içerisindeler.
8 yaşında Ramazanı idrak etmeye başladığımı varsayarsak 30-35 yıldır ramazan yaşıyorum, sanırım her mevsimi de gördüm. Kışın teravihten çıkan anne babalarımızı kartopu ile karşıladığımız ramazanları da yaşadım, yazın kampta sahura kadar ailecek oturduğumuz ramazanları da. Her ramazan her yaşa göre ayrı güzel ayrı bereketliydi.
Bugün iki gözümün çiçeğini tekrar bizimle buluşturdu rabbim çok şükür, hilal göründü mübarek vakitler başladı. Peki, biz Ramazanı karşılamak için ramazanı güzel geçirmek için ne yaptık neler yapmalıyız. Biraz gecikmiş de olsak bu yazının konusu ahh nerde o eski ramazanlar yerine şimdi ki ramazanlar çok güzel demek için gayret etmektir.
Ramazan da evini, iş yerini süslemek, kendine bir okuma planı yapmak, muhakkak meal okumak, bir hadis kitabından günlük bir hadis okumak, bir esma’ül- hüsna öğrenmek kendimiz için ramazanı verimli bereketli kılacak çalışmalar. İmkân dâhilinde mukabeleye gitmek, gidilemiyorsa kendimiz okumaya çalışmak ramazanımızı daha da güzelleştirecektir.
Ramazanı gelişini kutlamak, çocuklara küçük ramazan hediyeleri vermek, ilk teravihe gitmek komşuların akrabalarının ramazanlarını tebrik etmek bizi ramazana hazırlar.
Ramazanı sadece açlık olarak görmeyip ruhumuzu besleyecek, bedenimizi dinlendirecek bir arınma modern tabirle bir detoks zamanı olarak görmek lazım. Vücut aç kaldığı süre içinde kendi içindeki toksinleri atarken, ramazanın oluşturduğu manevi ortam da kalbimizi ruhumuzu temizler.
Oruç ibadeti bedenen yapılan bir ibadettir. Biz sadece yemeyi içmeyi kesersek bedenimizde sadece midemiz oruç tutmuş olur, peki diğer azalar? Onların orucu nasıl olacak?
Gözlerimizin orucuna saygı duymak için gözümüzü haram olandan, kötü olandan, çirkin olandan sakınmak demek gözün oruç tutması. Bir kimsenin hatasını gördüğümüzde bunu görmezden gelmek, yüzüne vurmamak onu toplum içinde utandırmamak, düzeltilebilecek bir hata ise tenhada uyarmak demek. Sadece görünen şeyin kötülüğü zarar vermez gözümüzün orucuna bir de bakışımız var, su-i zanla bakmamak, haset ile bakmamak, fesat çıkarmak için bakmamak var. Bir arkadaşımızın yeni aldığı bir eşyaya, yeni geldiği bir makama, kazandığını bir başarıya da hayır dua ile bakmak gerek.
İnsan kulağını kötü sözden, gıybetten, dedikodudan malayani muhabbetlerden sakınarak da kulağının tuttuğu oruca saygı duyar, bu şekilde de toplum içinde kötü sözün dedikodunun yayılmasının önüne geçer.
İnsan ramazan boyunca elini haram olandan günah olandan sakınsa, elini vermek içinkullansa, bir çocuğun başını okşamak, bir yoksula kumanya bırakmak, bir ihtiyaç sahibine yardım etmek için kullandığında o ellerin de orucu tam olur.
Kalbimiz, kalbimizin orucu ramazanı sevmek ile başlar, yaratanı sevmek, iftarı sevmek, sahuru sevmek, teravih namazlarını sevmek ile başlar kalbin orucu. Oruç tutmayana kem gözle bakmamak , oruç tutanı sevmek ile başlar. Evet eski zamanlara göre belki daha az insan oruç tutuyor olabilir, eskiden olduğu gibi cafeler, restoranlar kapanmıyor insanlar ulu orta yiyip içmeye devam ediyor da olabilir ama bunlara söylenmek yerine biz kendi orucumuza bakalım. Kendi orucumuzu üzmeyelim. Bu ramazan en çok kullandığım cümlelerden biri bu orucum üzülmesin. Vücudun diğer azalarının orucuna saygısızlık olacak her hangi bir durum ile karşılaştığımda geri çekilip muhatabıma ve nefsime aynı tavsiyeyi veriyorum, şimdi böyle konuşup orucumuzu üzmeyelim, böyle düşünmeyelim, böyle söylemeyelim diyerek orucumu muhafaza etmeye çalışıyorum. İnşallah başarılı da oluyorumdur.
Oruç olmanın sadece yemekten içmekten vazgeçmek olmadığının bilincinde bir ramazan geçirmeye niyet etmek ve ramazan boyunca bu niyete sadık kalmak toplumsal bir çok sorunu kendiliğinden çözecektir.
Hayırlı bereketli Ramazanlar.
